Uzun bir aradan sonra yeniden bir aradayız çocuklarımızla...

Yetişkinler olarak hem heyecanlı hem kaygılıyız,çocuklarımız da öyle..Tekrar başladığımız gün,aylar sonra arkadaşlarına kavuştuğu için sevinçle bahçeye koşanlar gibi saati şaşırıp erken gelenler,sınıfını bulamadığı için panikleyip ağlayanlar,sınıfa gitmek istemeyenler de vardı.

Değerli velilerimiz,salgın hastalık nedeniyle yaşanan belirsizlikler bizler gibi çocuklarımızın da kaygısını arttırmaktadır.Çocukların zor yaşantılarla başa çıkmalarını kolaylaştırmanın yollarından biri de onların rutinlerine geri dönmelerini sağlamaktır.Bir afet anında ya da çocuk bir kayıp yaşadığında yapılması gereken mümkün olan en kısa sürede çocuğun eski yaşantısına dönmesini sağlamaktır.Japonya'da Hiroşima'dan sadece bir ay sonra çekilen ünlü fotoğrafı bilirsiniz.Okul yaşantısı çocukların hayatındaki en önemli rutinlerden biridir.

Çocuklar bilmedikleri,belirsiz durumlar olduğunda endişelenir.Bu nedenle okulun sık sık açılıp kapandığı bu dönemde yaşadıkları kaygı,korku duygularının anormal bir sürece verilen normal tepkiler olduğunu bilmenizi isterim.Bu süreçte,yetişkinler olarak sabırla,umut aşılamaya devam etmeliyiz.

Evet,salgın hastalık,hasta olma riski devam ediyor tedbirlere uymaya devam edeceğiz ancak hayat da devam ediyor.Çocuklarımıza kazandırabileceğimiz en güzel özelliklerden biri 'esnek olmak'.Değişen durum ve şartlara kolayca ayak uydurabilmektir.Belki de bu hastalığın bize öğrettiği pek çok güzel şeyden biri de bu olacaktır..

Özetle diyebiliriz ki bizler gibi kafası karışan çocuklarımıza umudunuzla,her şey yoluna girecek inancınızla destek olunuz.Ebeveynler ve çocuklar arasında duygular bulaşıcıdır.Siz umutluysanız o da hayata her şeye rağmen umutla bakacaktır.Bununla ilgili görebileceğimiz en güzel örneklerden biri Hayat Güzeldir filmidir..Bir babanın travmatik bir savaş ortamında bile çocuğunun duygularını nasıl yönettiğini görebilirsiniz..

Yeni normal hayata,okula ve bahara merhaba..

12.03.2021

Arzu ATAY ŞAHİN

Okul Psikolojik Danışmanı